38,0272
0.01%41,1366
0.03%3.684,11
-0,09%9715.58
-0,09%Bank of America yayınladığı raporda, siyasi belirsizliğin geçen hafta piyasada büyük dalgalanmalara neden olduğunu belirtti.
“Yaşanan siyasi belirsizliğin etkisiyle TCMB net pozisyonunun Çarşamba günü 11,2 milyar dolar azaldı ve son üç gündeki toplam azalmanın yaklaşık 21-23 milyar dolar olduğunu düşünüyoruz” diyen BofA, çıkışların yaklaşık yüzde 90’ı, çoğunlukla döviz tarafında olmak üzere yabancı pozisyonlarındaki azalmadan kaynaklandığını; yerel döviz talebin çok sınırlı olduğunu ve döviz açığı olan şirketler tarafından domine edildiğini savundu. Davaların devam edeceğine, ancak yargı süreçlerinin genellikle uzun zaman aldığını işaret eden BofA, “Yaşananlara rağmen programa yönelik siyasi destek devam etmekte. İzlenimimiz, politika yapıcıların net yol haritalarına sahip oldukları ve piyasayı istikrara kavuşturmak için bazı adımlar attıkları yönünde” görüşünü paylaştı.
“Enflasyon tahmininde güncelleme yapan BofA, Eğer siyasi belirsizlik şu andan itibaren beklediğimiz gibi dağılırsa, şokun enflasyonist etkisi sınırlı olacaktır” diye BofA, enflasyon tahmininin daha önce yüzde 25,7’den yüzde 28,1’e revize etti.
Geçişkenliğin büyük kısmının Nisan ayında, kısmen de Mart ayında gerçekleşeceğini öngören BofA, “Bu nedenle revizyonumuz önden yüklemelidir” değerlendirmesinde bulundu.
Sene sonu faiz beklentisini yükselten BofA, “Nisan ayında 200 baz puanlık indirimbeklentimizi duraklamaya çeviriyoruz ve yılsonu politika faizimizi yüzde 30,5’ten yüzde 32,5’e revize ediyoruz” ifadelerini de kullanan BofA “Banka daha fazla yerel dolarizasyon riski görürse, politika faizini de artırabilir.
Anladığımız kadarıyla Merkez Bankası ihtiyaç duyulması halinde daha yüksek reel oranlar sunmaya hazır. Bu nedenle likidite bonolarının döviz girişlerini hızlandırmayı amaçladığını düşünüyoruz” görüşünde bulundu.
BofA raporunda borçlanma faizine dikkat çekerek, “Olaylardan önce veriler karışık sonuçlar ortaya koyuyordu; dayanıklı tüketim mallarına yönelik talep düşük, hizmetlere yönelik talep ise kısmen yüksekti. Görüştüğümüz reel sektör temsilcileri de 1. çeyrekte 4. çeyreğe kıyasla daha zayıf bir talebe işaret ediyordu. Şimdi bu dalgalanmayı reel sektör için olumsuz bir şok olarak görüyoruz.
Döviz borcu daha önce yüksekti ve döviz kurundaki artış finansal koşulları üzerinde sıkılaştırıcı bir etkiye sahip. TL cinsinden borçlanma faizleri de daha uzun süre yüksek seyredecek ve son olarak, tüketici güveninin en azından başlangıçta olumsuz etkilenmesini bekleyebiliriz. Dolayısıyla, Türkiye için daha az endişe duyuyoruz” değerlendirmelerinde bulundu.
EKONOMİ
14 saat önceGÜNDEM
14 saat önceEKONOMİ
14 saat önceGÜNDEM
14 saat önceEKONOMİ
1 gün önceMAGAZİN
1 gün önceGÜNDEM
1 gün önceEKONOMİ
1 gün önceGÜNDEM
1 gün önceGÜNDEM
1 gün önceSPOR
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceMAGAZİN
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
2 gün önce